E-posta
Muayenehane
Haftaiçi: 09:00 - 18:00
Cumartesi: 10:00 - 15:00
Migren, hastaların günlük yaşamlarını etkilemektedir. Hastaların gün içerisinde gerçekleştirmiş olduğu aktivitelerde aynı zamanda kısıtlılık yaratabilen baş ağrısıdır. Genellikle migren baş ağrısı, şakak, ense veya göz çevresinde başlamaktadır. Ağrı çeşidine göre ise hareket ettikçe kötüleşebilmektedir.
Migren ağrısına genelde sese ve ışığa hassasiyet, kusma, bulantı gibi durumlar da eşlik edebilmektedir. Migren hastalığı olan kişilerin, ışık almayan odada uyumak istemeleri veya kusma atakları da bu semptomların azaltılmasına yardımcı olabilmektedir. Migren atakları kişilerde farklılık gösterebilmektedir.
Migren Sinir Blokajı Uygulaması, invaziv (girişimsel) bir tedavi yöntemi olup uygulamada, migren atakları ile ilişkili olduğu düşünülen beyin merkezleri hedef alınmaktadır.
Migren ataklarından sorumlu olduğu bilinen beyin merkezlerindeki sinirler, özel enjeksiyon ve ilaçlar ile tedavi edilmektedir. Bu da sinirlerin bloke edilmesi anlamını ifade etmektedir. Bu anlamda baş ağrısı ile ilişkili olmuş pek çok sinire aynı anda uygulanabilmektedir. Sinir blokajı yöntemi, migren tedavisinde bilhassa ilaç tedavisine dirençli kronik migrenlerin iyileştirilmesi için kullanılan yöntemdir. Ayrıca kullanılmış olan analjezik miktarı hedeflenerek uygulanmış bir girişimdir. Dolayısı ile sinir blokajı yöntemi, invaziv yani girişimsel bir işlemdir. En sık olarak GON adı verilen oksipital sinire yapılmaktadır. Bunun nedeni ise sinir migren ataklarından sorumlu olan beyin bölgesi, trigeminovasküler sistem ile direk ilişkili olmasıdır. GON blokajının migren atak sıklığını, süresini ve şiddetini azalttığı gözlemlenmiştir. Bu sebeple migren ataklarının engellenmesi amacı ile GON Blokajı koruyucu tedavi olarak kullanılmaktadır. Çeşitli nedenler ile ilaç kullanamamış veya gebelik gibi durumlarda en güvenilir ve etkili tedavi yöntemidir. Toplumda yaklaşık her 6 kişiden birinde görülen Migren yaygın bir hastalıktır.
GON blokajı, son zamanlarda migren sinir blokajı tedavisi git gide artmaktadır. Sıklıkla kullanılan uygulamanın 1940 yılına kadar dayandığı bilinmektedir. GON blokajı, migren ataklarının sıklığını, süresini ve şiddetini azaltmaktadır. Bu sebeple migren baş ağrısı atakları esnasında veya migren ataklarının tedavisinde koruyucu tedavi unsuru olarak sıklıkla kullanılmaktadır. Özellikle gebelik dönemlerinde ve çeşitli nedenler ile ilaç kullanamayan migren hastaları için güvenilir ve etkili tedavi seçenekleri düşünülebilmektedir. Özel teknikler ile bazen de ultrasonografi yardımı ile büyük oksipital sinire uygulanmış olan ilaçlar, sinir liflerinde geri dönüşümlü sodyum kanallarını bloke etmektedir. Böylece sinirin bağlı olmuş olduğu migren baş ağrısı ile ilişkili olmuş olan bölgede ağrı uyaranlarının da meydana gelmesini engellemiş olmaktadır. Sinir blokajları ile ayrıca sinir sistemlerinde migren ağrısını oluşturan mekanizmayı karşı düzenleyici etki de sağlanmış olmaktadır. Migren atakları, hastaların yaklaşık %90’ınına yakınında günlük yaşam aktivitelerinde de bozulmasına yol açan şiddetli baş ağrılarıdır.
Hastaların büyük bir oranında tıbbi tedaviler ile bu ayakların sıklığı ve şiddeti azaltılabilmektedir. Fakat bazı hastalar için ilaçların tam olarak iyileşme sağlanamaması veya ciddi yan etkilerin görülmesi sebebi ile ilaç dışı tedavi tedavi alternatifleri geliştirilmiştir. Bu sebeple uygulanmış olan yöntemlerden bir tanesi de GON blokajdır. Migren sinir blokajı çerçevesinde değerlendirilen Periferik sinir blokajı adı verilen GON blokajı, tedaviye direnç göstermiş kronik migren hastaları üzerinde uygulanmaktadır.
GON blokaj migrende: 2 farklı yöntem ile koruyucu tedavilere rağmen başarısızlıkla sonuçlanmış dirençsiz olgularda uygulanmaktadır. Bunun yanı sıra geçiş tedavileri veya hızlı etkinlik tedavilerinde, 15. hafta sonrası gebeliklerde uygulanmaktadır. Son olarak ilaç yan etkileri veya eşlik etmiş başka hastalıklar sebebi ile koruyucu tedaviler kullanılmadığında da uygulanabilmektedir.
GON tedavisi migren dışarısında: Oksipital nevralji ağrılarında, servikojenik baş ağrısında, kronikleşmiş günlük baş ağrılarında, omber panksiyon baş ağrısında da kullanılmaktadır. Bunun dışında aşırı ilaç kullanımı sonucu oluşan baş ağrılarında da başarı ile uygulanmaktadır. GON tedavisinde, düşük konsatrasyonlu lokal anestezikler ile duyusal sinir liflerinin bloke edilmesi anlamını ifade etmektedir. Farklı yöntemler olmasının yanı sıra haftada 1 kez olacak şekilde gerek 3-4 hafta süresince gerekse sonrasında İhtiyaçlara göre uygulanmaktadır. Bu yöntem ile hastaların büyük bir kısmında, gerek ağrı kesici tüketimlerinde gerekse atak süreçlerinde azalmalar görülmektedir.
Migren Sinir Blokajı tedavisini detaylı bir şekilde anlatmak gerekirse: öncelikle enjeksiyon için hasta yatar veya oturur pozisyonda olabilmektedir. Enjekte edilecek olan kısım, öncelikle bir antiseptik çözelti ile temizlenmektedir. Doktor, oksipital siniri bulmak amacı ile parmağı ile bası uygulamaktadır. Sinirin alan kısmı tamamlandıktan sonraki süreçte ise enjekte öncesinde cilt uyuşturulmaktadır. Daha sonra oksipital sinir bloğu için başın arkasında ve boynun hemen üstünde yer alan oksipital sinirin kafatasından geçmiş olduğu bölgeye ince bir iğne vasıtası ile iğne yapılmaktadır. Sıklıkla uzun süre etkili olacak lokal anestezik ile stereoid ilaç kombinasyonu enjekte edilmektedir. Daha sonra hastalar, uygulanan enjeksiyon sonrasında kısa bir süre gözlemlemektedir. Gözlem sonrasında ise işlemin herhangi bir problem teşkil etmediği anlaşıldıktan sonra hasta, evine gönderilmektedir. Pek çok hastada tek bir uygulama, uzun süreli etkinlik sağlamaktadır. Bazı durumlarda ise 2.veya 3. Optimal sinir bloğu uygulamasına ihtiyaç vardır.
Oksipital sinir bloğu, başın arkasından kaynaklanmış olan ağrıyı tedavi etmek amacı ile kullanılmış bir işlemdir. Bu işlem için kafada Oksipital sinirlerin bulunmuş olduğu bölgeye lokal anestezik enjeksiyon uygulanmaktadır. Migren sinir blokajı tedavisi kapsamında olan Oksipital sinir bloğu, migren tedavilerinde sıkça kullanılan bir yöntemdir. Başın her iki tarafındaki oksipital sinirlerden biri küçük biri de büyük olmak üzere 2 tane oksipital sinir bulunmaktadır. Oksipital sinir, kafa derisindeki herhangi bir ağrı, dokunma veya sıcaklık algılarını beyne ileten sinir kapsamındadır. Aynı şekilde bu sinir, boyundan kaynaklanmış kronik baş ağrıları veya migren baş ağrıları ile ilişkili olabilmektedir. İstisnai durumlarda oksipital sinirlerde hasar meydana gelebilmektedir. Bu esnada başın aynı tarafının göz yakınında ağrılar hissedilebilmektedir. Oksipital sinirlerin enflamasyonu veya tahrişi ‘Oksipital Nevralji‘ ismi verilen spesifik ağrı tipine neden olabilmektedir. Oksipital sinir bloğunda, lokal anastezik ilaç enfeksiyonları ile sinirler uyuşturulmaktadır. Böylece sinirlerden beyne gelen ağrıları ve bilgi akışını durdurmaktadır. Oksipital sinir bloğu sonrasında ise kronik baş ağrılarında azalma görülebilmektedir.
Kronik baş ağrısı olan pek çok hastada, ağrıların daha spesifik bir halde kafatasınının tabanından veya boyundan kaynaklı olduğu bilinmektedir. Oksipital sinir bloğu, sıklıkla migren, küme baş ağrıları gibi pek çok krinik baş ağrılarının tedavisinde faydalı bir işlemdir. Oksipital sinir yaralandığı vakit meydana gelen oksipital nevraljinin tedavisinde de etkili olabilmektedir. Bu anlamda oksipital sinir bloğu ile tedavi edilen birtakım sorunları şu şekilde sıralamak mümkündür:
Gebelikte migren tedavisi, gebelikte sinir blokajı, hamilelikte sinir blokajı, hamilelikte migren atakları, Hamilelikte Migren Tedavisi, Hamilelikte migren atağı